Sevdiğim Satırlar

Düşman

Düşmanı hep başka yerde aradık hâlâ arıyoruz.
Düşman bellediğimize hep kızıp durduk ve hâlâ kızıp duruyoruz.
Kur’an okurken müsadif olduğumuz
müşrik, kafir, münafık, fasık sıfatlarını
hep kendimizden gayrısına lâyık gördük ve hâlâ görüyoruz.
Ne ki ” Biz nerede hata yaptık ve hâlâ nerede yapıyoruz?” demedik
ve biz ne denli büyük bir cezâ verilmiş olmalı ki
hâlâ dememekte ısrar ediyoruz.

Dücane Cündioğlu

Poğaça

Yiyeceklerle ilişkim damağımdan çok zihnimden güç alıyor.

Mesela poğaçayla ilişkim…

Poğaça çoğu zaman yağlı veya yavan olur. Fakat sabahın çok erken vakti fırından yeni çıkmış poğaça alıp uzun yola çıkmaya bayılırım.

O poğaçaların hem tadına hemde sarıldıkları kâğıda bıraktıkları yağ lekelerine tutkuyla bağlıyım.

Yok! Vakit o vakit değilse, önümde uzun yol yoksa , bana kuru bir simit verin, üstüne tanımam.

(Haşmet Babaoğlu)

Bir çıkmaz sokak

Ne ki birilerinin çıkıp “Ey insanlar! Nereye gidiyorsunuz!?” demesi
ve gidilen bu yolun, merhum Necip Fazıl’ın deyişiyle
bir çıkmaz sokak olduğunu söylemesi gerekmez mi?

Öyle ya, Kıyamet’in çok yakın olduğunu hatırlamaz olduk, unuttuk âdeta.
Cennet ve cehennem, umduğumuz ve korktuğumuz mekânlar değil artık.

Sağ ve solumuza niçin selam verdiğimizi bilmiyoruz,
bilmek istemedğimiz gibi yardım da istemiyoruz.

Uyarmıyoruz,
uyaramıyoruz kimseyi,
kendimizi bile.

Dücane Cündioğlu/ Hakikat ve Hurafe